231_240

231. KARŞI LOKANTA

Adamın gittiği bir lokantadaki yemekleri beğenmemiş.

– Nerede bu lokantanın sahibi, diye çıkışmış.

– Karşı lokantada yemek yiyor, demişler.

232. DİLİNİN UCUNDA

John arkadaşı George’a bir gün önce gittiği restoranı anlatıyormuş.

– Yediğimiz yemekler bir harikaydı; antre, ana yemek, hele o tatlılar!

George sormuş:

– Antre olarak ne yediniz?

John düşünmüş ve hatırlayamadığını söylemiş.

– Ama ana yemek mükemmeldi, deyince arkadaşı sormuş

– Ne yediniz?

John biraz düşündükten sonra

– Güzeldi ama hatırlayamadım, demiş.

George,

– Bari tatlılar nasıldı, biz de gidersek sizin yediklerinizi ısmarlayalım demiş. John gene düşünmüş ve cevap verememiş. Artık sıkılan Geoge,

– Gittiğiniz restoranın adı neydi, deyince, John düşünmüş ve

– Hani bir çiçek vardır dalları dikenlidir, değişik renklerde olur, nedir onun adı, diye sormuş. George, ‘Rose’ diye cevaplayınca, hah, demiş John ve içerideki odaya doğru seslenmiş.

Rose karıcığım, dün akşam mükemmel yemek yediğimiz restoranın adı neydi?

233. İŞ ELBİSESİ

Adamın biri motorsiklette çıplak yakalanıyor. Komiser soruyor,

– Evli misin, çocuğun var mı?

– On beş çocuk sahibiyim.

– Bırakın, iş elbisesiyle dolaşıyor.

234. AV KÖPEĞİ

Adamın biri, av köpeğinin çok kabiliyetli olduğundan bahsediyormuş. Köpek bir dükkânın her yerini aramışlar hiç bir hayvan yok. Adam:

– Mümkün değil, derken gözü tabelaya ilişmiş:

– Gördünüz mü, dükkân sahibinin soyadı Karaca.

235. KAYSERİLİ ASKERDE

Askerde komutan okuma bilenlerin öne çıkmasını istemiş. Ortaya fırlayan bir tanesinden şüphelenmiş. Tekrar sorunca, asker,

– Okumam yazmam yok, ama Kayseriliyim, demiş.

236. SİZE DOKUNMAZLAR

Arkadaşları Kayserili’ye sorarlar.

– Kayserililer eşek etinden pastırma yaparlarmış doğru mu?

Siz kayseri’ye giderseniz hiç merak etmeyin, size dokunmazlar.

237. LATİFE

Salomon balık avlamaya çıkmış;

– İlk balık fakire, demiş.

Kocaman bir balık gelince, yukarı bakmış ve:

Hiç şakadan anlamıyorsun, demiş.

238. MÜTHİŞ ATICI

Acemi politikacı seçim gezisinde yaptığı konuşmanın başında başka şehrin adını söyleyerek yaptığı gafı toparlamak isterken bir sürü vaatte bulumuş. Hızını alamamış,

– Elektrik getireceğiz, demiş.

Danışmaları civardaki elektrik direklerini işaret etmişler,

– Elektrik getirince tabi elektrik direklerini de getireceğiz demiş.

239. NİNNA RİCCİ

Acemi politikacı yabancı memleketlere geziye çıkmış. Teftişte askerlere hitaben,

– Hello soldier, diyeceksiniz diye öğretmişler.

Emniyetli olsun diye kravatının arkasına yazmışlar. Teftişte hata yapmamak için kravatının arkasını çevirip okumuş,

– Ninna Ricci!

240. ŞİŞE

Televizyon programında sunucu davetlilere bir şişe gösterip, bunun neyi hatırlattığını sormuş.

Çeşitli yanıtlar gelmiş. Bir adam,

– Kadının orasını hatırlatıyor, deyince,

– Nereden aklınıza geldi, diye sormuş sunucu.

– Hiç aklımdan çıkmıyor ki, demiş adam.


Posted

in

by

Tags:

Comments

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *